Tuesday 15 December 2009

Marjaani

Bazı adamlar var dünya üzerinde; sadece yürüsünler, dursunlar, baksınlar istiyorum. Shahrukh Khan onlardan biri. Kandırıkçılığın alemi yok, Shahrukh Khan onlardan ilki.



Billu'yu seyretmeye karar vermem zat-ı şahanelerinin teşrifindendir dense isabet olur. Canlandırdığı Sahir Khan karakterinde, kendi hayatından ve yıldızlığından izler görmek, filmlerinin film şeridi gibi gözümüzün önüne serilmesi, filmin ondan bağımsız kimi sahnelerinde duvarda afiş, aynada fotoğraf, tekmil ergen kısmısının saç kesiminde rol model olarak karşımıza çıkması pek keyifli oldu. Bir de Deepika'lı, Priyanka'lı, Kareena'lı, dans lar yok mu, onlar da kadayıf üstü vişne-kaymak efenim. Bu hatun kişilerin hepsinin bu kadar güzel olması hipotezine verdiğim ihtimali düşük, Shahrukh'un yanında duranı güzelleştiren bir ışığı olduğu hipotezine verdiğim ihtimali ise çokbiacayip yüksek tutuyorum. Zira, bakınız;




Efenim, filme gelince; bazı filmler yoruyor beni. Hikayelerini çok üstüme alındığımdan mıdır nedir, bitap bitiriyorum kimi filmleri. Filmin başından sonuna kadar Billu karakterinin başından geçenler benzer bir etki bıraktı üzerimde. Önce kendi çocukları, sonra karısı, sonra bütün köy olmak üzere herkesin Billu'dan beklediği bir şeyler var film boyunca. Elinden gelen bir şey olmadığını söylemekten vazgeçip akışa kapılınca ve sanki kendisinden beklenenleri yerine getirebilecekmiş gibi bir duruşla durunca Billu, ben iyice gerilmeye başladım. Yalanlar ortaya çıktı-çıkacak derken ruhum daraldı.

Billu karakterini Irrfan Khan canlandırıyor. Çaresizliğine boyun eğen dürüstlüğünü ve kendi yalanına inanma isteğini harmanlayıp yansıtma becerisi hayranlık uyandırıcı. Aaja Nachle ve Life in a Metro dışında başka bir performansını izlememiştim Billu'ya kadar. Şimdi ise farklı karakterleri nasıl oynayabileceğini merak etmeye başladım.



Billu'nun eşi Bindiya rolünde Lara Dutta'yı izliyor ve iç geçirmelik duraklarda, insanların boşuna güzellik kraliçesi seçilmediklerini idrak ediyoruz. O ne güzellik, maşallah!


Minik notlar;

- Farah Khan'ı gördüğüm ilk yerde, kendisini omuzlarından tutup sarsmak suretiyle 'Farah, n'oooldu sana, sana n'oooldu?' diye sormak istiyorum. Koreografi böyle mi acemice yapılır? Elinde cânım Shahrukh, Deepika, Priyanka var ve sen böyle mi koreografi yapıyorsun, oyy... Kareena'nın Marjaani'si ile birazcık kurtarıyor filmin dansları... ama birazcık.

- Shahrukh bir daha bol paça pantalon-çan kesim kol kombinasyonunu giyecek olursa, önceden ikaz içerikli bir anons yapılması gerektiği kanaatindeyim. Medet!

- Love Mera Hit Hit'i, ağır yürüyüşlü sahneye girişleri, birkaç pek derin bakışı, birkaç emsal derinliklikte tutuşu ve üç-beş dans figürü dışında; hemen, şimdi, burada unutalım derim.

- Billu Bhayankar, Munnabhai'nin fıkır fıkır, sıcacık şarkılarını hatırlattı bana. Onlar dans etti tozlu sokaklarda, ben gülümsedim. Hayat güzel be...

- You Get Me Rockin'i günümüz amacı-pek-bir-belli kliplerine gönderme yaptığını varsayıyorum. Ondan da 00:19'u aldım, gitti.

- Marjaani'nin ritmi, şarkıda kullanılan figürler, renkler, minikler, jestler, ohh dedirtiyor. Pek sevdim, içim açıldı, aydınlandım. Mavinin bu tonu ve beyaz kardeş ilan edilsinler, ayrılmasınlar.

- Filmin bitişe yakın yaptığı yükselişi çok dozunda ve tatmin edici buldum. Benden filme giden puan;

7/10

1 comment:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails